Bir ara çöpçatanlık programları vardı, sahi ne oldu onlara? Tüm mecidiyeköy escort bayan kanallarda bu programların muadilleri dönüp duruyordu. Bugün biraz baktım da hepsi reality show olmuş.
Tek fark önceden birleştirdikleri çiftlerin ayrılıklarını, aldatılmalarını ve yaşantılarını anlatıyor olması. Neyse biz eski program formatı ile ilgili konuşalım. Beni daha iyi tanımanız açısından kendimden bahsedeyim. Öncelikle ben Gökçe. Yeni mezun, diplomalı bir işsizim.
Boyum 1.76 ve 65 kiloyum. Henüz bir işte çalışmasam da mesleki bir deformasyona sahibim.
İnsanları sık sık analiz ederek, incelerim. Bu sebeple yazının başında da bahsettiğim bu programlar, benim bir ara vazgeçilmezim olmuştu. Hiç bir şekilde gündelik hayatta karşımıza çıkan karakterlere rastlamadım.
Kadınların yanı sıra erkekler hakkında konuşmak gerekirse; koca koca dedeler genç kız istiyor, genç erkekler ise parası, tapusu olan kadınlar istiyor. Gerçekten ütopik bir yer.
Peki, gerçek hayatta bu çöpçatanlık işi nasıl oluyor? Bu da benim en büyük zevklerimden biri. Neden mi? Çünkü ben bir ilişki içerisindeyken başkalarının bekar ve mutlu olmasına dayanamıyorum. Sakın mutsuz olduğumu düşünmeyin.
Avcılar Escort
Sadece onların da evli, mutlu, çocuklu olmasını istiyorum. Şimdi avcılar escort bayan olarak sizlere yaptığım birkaç çöpçatanlığı anlatacağım. Sosyal bir insan olduğumdan dolayı arkadaş çevrem oldukça geniştir.
Ama yine de sonradan ah almamak adına dikkatli olmakta fayda var. Bir erkeğin ilişkiye başlamak için hazır olup olmadığını gözlerinden anlayabilirim.
Sonra da hızlı bir tarama ile kız tarafı olarak randevuyu ayarlarım.
“Gökçe nasıl anlıyorsun bir erkeğin ilişkiye hazır olup olmadığını?” dediğinizi duyar gibiyim.
Hemen anlatayım canlarım. Bir erkek hayatındaki hedefleri tek tek gerçekleştirmişse veya gerçekleştirmek uğruna hedefine dair adım atarak yol katetmeye başladıysa, bu ilk anlama sebebimdir.
Şirinevler Escort
Bu yolda erkek bocalayabilir, hayatından şikayet edebilir. Burada şirinevler escort bayanlar için anlamanız gereken negatiflik değildir. Yanında bir dayanak, bir yol arkadaşı arıyordur. Ona destek olarak, güdüleyebilecek birini istiyordur.
Belki o bile bunun farkında değildir. Bir sonraki adım düzen istiyor olmasıdır. Dikkat edin, ilişki isteyen bir erkek artık daha evcimen bir yapıda olacaktır.
Gece gezmeleri azalmış ve uyku saatleri ile düzenli bir hayata alışmaya çalışıyordur. Büyüyüp, olgunlaşmıştır. Bunu bir örneklendirme ile anlatacak olursam, bir yere yemeğe gidileceği zaman o ortamdaki kız sayısına, mekanın popülerliğine göre değil hizmet için, yemek için ve kalite için araştırma yapıyorsa bu bir olgunlaşmadır.
Bir diğer önemli sebep konuşmaktan çok dinlemeye başlamışsa diyebiliriz. Dinleyen insan her konuda uzlaşabilir, iletişime açık bir yapıya sahiptir. Son olarak kalp kırıklığının olmamasına dikkat edilmesi gerekir.
Önceki ilişkisini daha kafasında bitirmemiş, yaralarını iyileştirememiş, unutamamış bir erkeği başka bir arkadaşınızın başına bela etmeyin. Defterdeki o sayfayı kapatmadan, temiz bir sayfaya geçilmez. Temiz sayfalara ve yeni başlangıçlara hazır insanlar, düzenli bir ilişki için de hazırdır.
13 Aralık’ta Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı’nın katılımıyla açılışı gerçekleştirilen 20. Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri son hızıyla devam ediyor. ‘Dünyanın Lezzeti Burada’ sloganı ile Dünya Aşçılar Birliği (WACS) tarafından ‘kıtalar arası’ unvanı alan Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri; İsveç, Almanya, İspanya, Fas, Cezayir, Makedonya gibi 30 farklı ülkeden farklı katılımcıların yer aldığı festival kapsamında Türk öğrenci ve genç şefleri de uluslararası düzeyde yarışma imkânı buluyor. Festivalin ikinci gününde İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Bülbül ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğr. Gör. Merve Mandal Yaman’ın katılımlarıyla gastronomi dünyasına özel bir seminer düzenlendi.
“GASTRONOMİ İLE İLGİLİ YAPILAN BİR ETKİNLİK TAM OLARAK BÖYLE OLMALI”
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Bülbül, “Çağımızın en önemli kavramlarından biri olan sürdürülebilirlik, inancımızın özünde yer alan israf etmeme anlayışına tekabül eder. Bunun en geçerli olduğu yer ise mutfaktır. Gastronomi günlerinde sürdürülebilirlik temasını işlemek, katılımcılara bir şeyi tekrar kullanabilirsiniz demek kadar güzel bir şey yok. Üniversiteler de bu araştırmaları yapar, bir madde yeniden kullanıldığında çevreye veya sağlığa zararı var mı test eder ve vatandaşa bunu tavsiye ederiz. Bugün de değerli katılımcılarımıza yeniden kullanım ve israf etmeme konuları ile ilgili farkındalık aşılamayı amaçladık. Gastronomi ile ilgili yapılan bir etkinlik tam olarak böyle olmalı; bir tarafta yemek yapma coşkusu bir tarafta akademide neler yapıldığının aktarılması çok güzel olmuş. Tuzla gastronominin başkenti, bundan sonra daha da bilinçli bir başkent olacak” şeklinde konuştu.
“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK BİLİNCİNİN OLUŞTURULABİLMESİ OLDUKÇA ÖNEMLİ”
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğr. Görevlisi Merve Mandal Yaman ise “Sürdürülebilirlik bilincinin oluşturulabilmesi, yerleştirilebilmesi, toplumun süreçlere dahil edilmesi oldukça önemli. Burası çok heyecanlı ve motivasyonun oldukça yüksek olduğu bir ortam. Burada iç içe olup, belirli aktarımlar yapmamız; kullandığımız hammaddenin yolculuğu nereden geliyor, nasıl bir süreçten geçiyor ve bundan sonra hem kültürel hem de kullandığımız maddelerin sürdürülebilirliği noktasında neler yapmamız gerekiyor gibi durumlar açısından da oldukça önem taşıyor” diye konuştu. Yaman, Tuzla’da gerçekleştirilen festival ile ilgili ise “Çok heyecanlı, öğrencilerin heyecanı bizleri de sarıyor. Kendilerini geliştirme noktasında belediye ve TAŞFED ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu organizasyon oldukça önemli” dedi.
News
